11 Ağustos 2017 Cuma

Neden Tarih?

"Neden tarih?" bu soruyla o kadar çok karşılaştım ki...
Bazen seviyorum tarihi dedim bazen geleceği anlamak için geçmişi anlamak gerekli dedim. Bazen de açıklama bile yapmadım. Neden mi açıklama yapmadım çünkü onlar ne okuduğumu sorup tarih yanıtını aldıktan sonra "Aa Tarih mi? " deyip burun kıvıranlardı. Tarihin önemini anlamayan insanla oturup neden tarihi seçtiğimi konuşacak değildim. Bu yazım tarihin önemini anlayanlar için.. Eğer tarih sizin için basit bir bölüm, meslek sahibi olabilmek için görülen bir adım veya basit bir tanımdan ibaret bir kelime ise yazının devamını okumadan çıkabilirsiniz.
Şunu da belirtmek istiyorum. Tarih'in önemini profesyonelce anlatamam genel tanımı dışında profesyonelce tanımlar yapamam. Bunun için şuan ne okuduğum kitaplar yeterli, ne öğrendiklerim ne de yaşım. Sadece ben niye tarih seçtim, tarih benim için neden önemli onlardan bahsedeceğim. Halen okumaya devam edenlere iyi okumalar..
Artık gelelim sorumuza..
Hakikaten neden tarih?
Tarih bu kadar önemsiz görülmesin diye tarih.
Tarihin ilk ve orta öğretimlerde haftada iki üç dersten ibaret olmadığını anlatabilmek için tarih.
Tarihin anlaşma metinlerinin maddelerini ezberlemekten ya da savaş tarihlerini, savaşın kaç yıl sürdüğünü ezberlemekten ibaret olmadığı bilinsin diye tarih. Asıl bilinmesi gerekenler hangi hatalar o savaşa neden olmuş ya da hangi tecrübeler o anlaşmanın yapılmasını sağlamış. Altındaki sebepleri öğrenebilmenin önemini bir nebze olsun anlatabilmek için tarih.
Yıllarca hayat bilgisi, sosyal bilgiler, tarih, inkilap tarihi, çağdaş Türk ve dünya tarihi adları altında asıl sebebi tarihi anlatmak olan dersler gördük. Bunlar çok güzel, bu derslerde öğrendiklerimiz gerçekten çok değerli bilgiler ama siz bu derslerde hiç "Tarih neden önemli? " diye tartıştınız mı? Konuştunuz mu?
Şahsen benim derslerden öğrendiğim bilgiler; İstanbul fethi bu yılda gerçekleşti. Ankara savaşı şu yılda oldu, Erzurum kongresi şu tarihte toplandı. Atatürk 1881'de Selanik'te doğdu. Şunları şunları yaptı. O bunu yaptı şu şunu yaptı. Ben bunları öğrendim. Ve bunları dinleyerek sınava kadar ezberleyip sınav sonrası unutarak yıllar geçti ve tarihi anlamayan nesiller yetişti. Ben katiyen bunlar öğretilmesin demiyorum. Tabi ki de ne olmuş ne bitmiş bunlar öğretilmeli, okutulmalı. Benim isteğim tarih bu kadar kötü bir duruma düşmesin, bu kadar basitleşmesin. Yine tarihi bu kadar basite indiren matematik alanından biri değil yine tarihçiler bunu yapan.
Maalesef ülkemizde tarihe o kadar az önem veriliyor ki o kadar az.
Bunu tarihi eserlerin restorasyonundan bile anlamamız mümkün.
Biri var ki tarihe hak ettiği değeri veren işte o Mustafa Kemal Atatürk'ümüz.
Tabi ki Atatürk'ümüzden sonra tarihi hak ettiği yere taşımak için uğraşan hocalarımız olmuş ve böyle hocalarımız halen var ama biz tarihi ezberlemekten ibaret bir ders olarak öğrenmiş bir nesiliz bizden öncesi de öyleydi sonrası da öyle geliyor. Onlar ne kadar uğraşırsalar uğraşsınlar maalesef belli bir kesime ulaşabiliyorlar.
Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün geçmişle ilgili çok güzel bir sözü vardır. Hepinizin bildiği o söz "Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez" çok severim bu sözünü.
Sorunumuz işte tam olarak burada başlıyor biz geçmişimizi bilmiyoruz. Biz geçmişte yaşanan olayları ve kişileri ezberliyoruz. Geçmişi öğrenmiyoruz. O olayın altındaki sebepleri bilmiyoruz. O kişi niye tarihin İçinde yer alıyor bunu bilmiyoruz. Biz Atatürk'ün 1923'te Cumhuriyet'i kurduğunu ezbere biliyoruz. O zamanın şartlarında kimlere karşı ne zorluklarla kurduğunu okumuyoruz. O kadar rejim varken neden Cumhuriyet diye sormuyoruz. Din dilini türkçeleştirdiği için kızıyorsunuz ama bunun nedenini merak edip öğrenmiyorsunuz. Belki de halk dinini anlamadığı için yıllar boyunca kandırılmıştır. Atatürk'ümüzün bu hareketini dinsizleştirme olarak adlandırmadan bir sebebine bakın diye tarih. Mustafa Kemal Atatürk'ümden örnekler veriyorum ama bunlar padişahlar için de geçerli. Şuan bize göre yanlış gelen fermanların gerekli bir nedeni olamaz mı? Tabi ki olabilir 2017 dünyasında o günü anlamadan nasıl o kararı eleştirebilirim ki.
İşte bu hatalar yapılmasın diye tarih.
Tarihi geçmişten ibaret olarak görmenin de büyük bir yanılgı olduğunu düşünüyorum. Tarih geçmişte yaşamak değildir. Tarih oldu bitti değildir aksine tarih, anı yaşarken yaşadıklarımızı belirleyendir. Tarih geçmiş değildir, tarih bugündür, tarih gelecektir..
Bu arada tarih kesinlikle hayal ürünü de değildir. Ülkemizde son zamanlarda hayalperest tarihçiler(!) çoğaldı o tarihçilere(!) tavsiyem roman yazmalarıdır. Ülkemizde kurgu iyi de iş yapıyor o yüzden o pis ellerinizi ve yalanlarınızı çekin tarihten.
Tarihi, böyle insanlara meze yapmamak için tarih.
Bunun nedeni de ne biliyor musunuz?
Bir türlü yıldızımın barışmadığı popüler tarih.
Ülkemizde baya da iş yapıyor çünkü
Popülerlik ülke olarak en sevdiğimiz.
Bir de tarih ile bir araya gelince ohh tadından yenmiyor.
Ekranlarda son zamanlarda sıkça gördüğünüz, sürekli aynı şeylerden bahseden insanlar var ya işte onlar bu kişiler.
Bana kalsa her an tarihimizin her dönemini konuşabilmeliyiz.
Biri Lozan dediği an ekranlarda tarihçi adı altında bir kesim insan 7/24 Lozan'ı konuşuyor doğru veyahut yanlış . Ee bu zamana kadar neredeydiniz ya da hatırlarsınız Muhteşem Yüzyıl'ın yayınlandığı zaman 7/24 Hürrem konuştuk. Onlarca kitap yazıldı, gazeteler kuponla Hürrem Sultan kitapları verdi. Ee bunu biz diziyle mi öğrendik?  Bir de kendi ilimden örnek vereyim Diriliş Ertuğrul ile birlikte Bilecik'in her yeri kayı boyu sembolünün heykelleri ile doldu. Belediye'nin kararı ile Bilecik yeni sembolü kayı sembolü oldu ee biz Diriliş Ertuğrul'dan önce hiç mi okumadık da yeni mi öğrendik. Tarihe diziler ile mi saygı duyuyoruz? Şu son zamanlarda ekranlarda hep osmanlı osmanlı osmanlı. Eee neden bir kaç kişinin ağzından çıkan söze pamuk ipliği ile bağlı tarih. Niye birden bir kesim Cumhuriyet tarihinden nefret eder bir kesim osmanlıdan nefret eder hâle geldi. Niye  Mustafa Kemal Atatürk'ümüzün isteği gibi Türk tarihini bir bütün olarak ele alamıyoruz. Ulu önderimizin isteği köklü tarihimizin kopmadan gelecek nesillere aktarılmasıyken biz kendi tarihimizi bile neden ayırdık?
İşte her zaman her koşulda her dönemi objektif olarak anlatabilmek için tarih.
Köklü tarihimizi bir bütün olarak ele alıp kimseyi ayrıştırmamak için tarih.
Siz hiç neden ülkede sürekli benzer olayları yaşıyoruz düşündünüz mü?
Çünkü biz tarihte insanlar bu olayları yaşamış ama neden diye hiç bakmadık ki aa onlar bak bu hataları yapmış biz yapmayalım da başımıza gelmesin bunlar demedik hiçbir zaman ya da bak bu olaydan sonra şu şekilde davranmışlar da az hasarla atlatmışlar biz de öyle yapalım da demedik. Biz geçmişimizin yaptığı hataları tekrar tekrar ve tekrar yaparak yerimiz de sayıyoruz.
İşte artık ders alalım diye tarih..
Ülkenin geleceğine iyi yönler vermek tarihe ve tarihçiye hak edilen değeri vermek ile başlayacaktır.
Çünkü tarihçiler geçmişle günümüzde yaşayanlardır.
İşte
Türkiye
İbret al ki!
Tarih etmesin artık tekerrür..
Objektif tarih yazılan, tarihe ve tarihçiye hakedilen değerin verildiği aydınlık günlere..
Seda Nur Üstün

23 Nisan 2017 Pazar

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı

Size birini anlatacağım dünya çocuklarına bayram hediye edebilecek kadar naif, güzel gönüllü insan, yetkilerini sonuna kadar halk ile paylaşan hatta yetkileri kendi elinde tutma imkanı varken tamamını halka verebilecek kadar alçak gönüllü halka güvenen bir insan, ilkelerini Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik, Laiklik, Devrimcilik ve Devletçilik olarak belirleyecek kadar mükemmel bir insan, kısacık zamanda kocaman işler yapabilecek büyük bir insan, geçmişten ders alıp geleceğe yön veren bilinçli bir insan hatta geleceği düşünüp ona göre uyaran ileri görüşlü bir insan. Aslında bu mükemmel insanı benim anlatmam imkansız benim kelimelerim yetersiz kalır bu mükemmel insanın yanında. Siz hepiniz kim olduğunu anladınız zaten. İşte o insan benim liderim, ulu önderim, Mustafa Kemal Atatürk'üm.
Onun gibi düşünmeye, Mustafa Kemal Atatürk umuduna ihtiyacımız olduğu şu günlerde Atatürk'ümüzü örnek alarak devam etmeliyiz ki başarıya ulaşalım. 97 yıl önce o şartlarda başarıya ulaştıysa Atalarımız biz de başarılı olabiliriz. Böyle bir insanın hediye ettiği bir bayramı coşkuyla geçirmemek her şeye rağmen ayıp olurdu. Bir de o gün aynı zamanda gazi meclisimiz açıldığı gün ise halen ulusal egemenliğe ve çocuklara sahip çıkmalıyız her şeye rağmen. Ulusɑl Egemenlik ve Çocuk Bɑyrɑmının sevincini yɑşɑmɑmızı sɑğlɑyɑn Türk Ulusunun önderi Mustɑfɑ Kemɑl Atɑtürk’ü, Birinci Meclisimizin kɑhrɑmɑn üyelerini ve bu uğurdɑ cɑnlɑrını ortɑyɑ koyɑn şehit ve gɑzilerimizi sɑygı ve rɑhmetle ɑnıyorum. Mustafa Kemal Atatürk'üme bir kez daha söz veriyorum ve liderime diyorum ki senin gençliğin senin çocuklarının geleceği için Cumhuriyet'ine sahip çıkmak için elinde geleni yaptı. İşte o yüzden şimdi daha yüksek sesle
EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ ULUSUNDUR!
KUTLU OLSUN 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMI!