YAŞASIN CUMHURİYET İYİ Kİ ATATÜRK

Cumhuriyet  Cum-hu-ri-yet ya da saltanat, monarşi söylerken bile daha zor olması gerekirken CUMHURİYET tek nefeste çıkıyor ama saltanat ve monarşi derken bir tereddütle söylüyoruz çünkü bize en çok yakışan cumhuriyettir.

Bu yazıya nereden başlasam bilemedim. Cumhuriyetin bize kattıklarını anlatmaya kalksam kelimelerim yetmeyecek. Sadece duygularım da olmayacak sadece bilgi de. Cumhuriyetin verdiği özgürlükle içimden geldiği gibi bir yazı..

Açtığın yolda gösterdiğin hedefe doğru tam 95 yıldır. Kutlu ve daim olsun

95 yıl önce kurmak için mücadele edildi, şimdi sürdürmek için mücadele ediyoruz!

Daima da mücadele edeceğiz. Mustafa Kemal Paşamın bizim için nasıl uğraştığını idrak edebilsek asla bırakmayız Cumhuriyet’i..

Cumhuriyet’in kazanımlarının farkına varabilsek canla başla çalışırız Cumhuriyet için.

Ben Sedanur Üstün isem bunu Mustafa Kemal Atatürk’e bunu Cumhuriyet’e borçluyum. Saray’da cariye değilsem kula kulluk etmiyorsam üç adım geride üç kelime ile sokakta değilsem bunu Atatürk’e Cumhuriyet’e borçluyum. Hakkım, hukukum varsa bunu Atatürk’e borçluyum. Erkek kardeşim kadar sözüm varsa hakta mirasta bunu Atatürk’e borçluyum. Ben Atatürk kızı Cumhuriyet Kadınıysam ben ben isem adım soyadım varsa ve hiçbir kimseden aşağıda değilsem bunu Atatürk’e borçluyum. Nüfusta ben de varsam bunu Cumhuriyet’e bunu Mustafa Kemal Atatürk’müze borçluyum. Daima kazanımlarımın için mücadele edeceğim çünkü bu haklar nasıl verilmiş bize ne bedeller ödenmiş farkındayım. Gelin birlikte kısaca bakalım Samsun’dan Cumhuriyet ilanına kadar geçen süreyi.

Kısaca bahsedeceğim yoksa mücadelenin her gününe sayfalar gerekli...

Tarih: 16 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Anadolu'ya geçmek için Bandırma Vapuru ile İstanbul'dan ayrılıyor.

Düşünseniz o vapurla Mustafa Kemal Paşa ile Samsun'a çıkıyorsunuz ve tarihe tanıklık ediyorsunuz.

Tarih yazdırılmaz tarih yazılır. Mustafa Kemal tarihi yazmaya başlıyor. Aslında 1881 itibariyle başlıyor o tarih çünkü 16 Mayıs 1919'a kadar altın tepside sunulmadı hiçbir şey. Mustafa Kemal azimle kararlılıkla tırnaklarıyla kazıya kazıya geldi.

Tarih: 19 Mayıs 1919 Mustafa Kemal Paşa'nın Samsun'a çıkışı.

İşte Atatürk'ümüzün de benim doğum günüm dediği o gün Türk'ün 19 Mayıs'ı zaferin adımı. Bazılarına hüsran Türk'e ise mücadele, kurtuluş, VATAN..

22 Mayıs 1919: Atatürk’ün Samsun’dan Sadarete raporu: “…Millet birlik olup hâkimiyet esasını, Türklük duygusunu hedef almıştır.

Millet kararını vermiştir.

Milli Mücadele başlamıştır.

22 Haziran 1919 : Atatürk’ün Amasya’dan Anadolu’da mülki ve askerî makamlara tamimi: “Vatanın tamamiyeti, milletin bağımsızlığı tehlikededir. Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.

Önce İstanbul hükümetine sonra dünyaya açıkça mesaj verilmiştir. Milletin bağımsızlığı söz konusuydu Türk Milleti ne zaman durmuş ki şimdi dursun...

3 Temmuz 1919 : Atatürk’ün Erzurum’a gelişi, halk ve asker tarafından sevgi gösterileriyle karşılanışı.

23 Temmuz 1919 : Erzurum Kongresi’nin açılışı, Atatürk’ün Başkan seçilişi ve konuşması.

2 Eylül 1919 : Atatürk’ün Sivas’a gelişi, candan gösterilerle karşılanması.

4 Eylül 1919 : Sivas Kongresi’nin Atatürk’ün konuşması ile açılışı.

11 Eylül 1919 : “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” teşkil edildiğine dair bildirgenin, Atatürk’ün imzası ile Sivas Vilayetine verilmesi: İdare merkezi şimdilik Sivas’ta bulunmak ve Rumeli ve Anadolu’nun her tarafında şubeler açılmak üzere bir cemiyet kurulmuştur.

15 Eylül 1919 : Atatürk’ün Sivas’tan, Heyet-i Temsiliye’nin, milletin yetkili makamı olduğunu ilan etmesi.

27 Aralık 1919 : Atatürk’ün Heyet-i temsiliye üyeleriyle beraber Ankara’ya gelişi

ve büyük törenle karşılanması.

Sivas kongresinin resmî bildirisinde halkın istekleri açıkça ifade edilmiştir.

22 Nisan 1920 : Atatürk’ün bütün vilayetlere genelgesi: “23 Nisan’dan itibaren bütün mülki ve askerî makamların ve umum milletin başvuru yerinin, adı geçen Meclis olacağı arz olunur.

23 Nisan 1920 : Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması.

24 Mayıs 1920 : Atatürk hakkında 11 Mayıs 1920 tarihli idam kararının Padişah tarafından onaylanması.

Bir yanda Milletin bağımsızlığı için uğraşan Mustafa Kemal diğer tarafta hakkında çıkan idam

kararı...

10 Ağustos 1920 : İstanbul Hükûmeti ile İtilaf Devletleri arasında “Sevr Antlaşması”nın imzalanması.

Sevr Antlaşması'nın Osmanlı Hükümeti'nce imzalanması,Anadolu'daki milli mücadele azmini kuvvetlendirmiş,halkın İstanbul Hükümeti'nden ümitlerini kesmesine neden olmuştur.İstanbul hükümeti vatana ihanet ile suçlanmıştır. Mustafa Kemal’in Anadolu’da attığı  her adımın doğruluğu İstanbul hükümetinin  yanlışlığı Sevr olayı ile kanıtlanmıştır. Türk’ün Atası önderliğinde Kurtuluş Mücadelesi 29 Eylül 1920: Sarıkamış’ın Kurtarılışı   30 Ekim 1920:  Kars'ın Kurtarılışı      7 Kasım 1920: Gümrü'nün Kurtarılışı   1919-1920 Çukurova, Gaziantep, Kahramanmaraş, Şanlıurfa savunmaları 6-10 Ocak 1921 I. İnönü Zaferi     23 Mart-1 Nisan 1921 II. İnönü Zaferi  10-24 1921 Temmuz Kütahya-Eskişehir Savaşları 23 Ağustos-13 Eylül 1921 Sakarya Zaferi   26 Ağustos- 9 Eylül 1922 Büyük Saldırı,  Başkomutanlık Meydan savaşı ve Büyük Zafer  9 Eylül 1922 İzmir in Kurtarılışı   11 Ekim 1922 Mudanya Mütarekesi     24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşması. 9 Eylül Halk Fırkası'nın (CHP) kuruluşu 11 Eylül 1923 : Atatürk’ün “Halk Fırkası”  Genel Başkanlığına seçilmesi.  28 Ekim 1923 : Atatürk’ün akşam, Çankaya’da yemek esnasında hazır bulunanlara sözü:  'Yarın Cumhuriyet ilan edeceğiz.' Ve o büyük gün. 29 Ekim 1923: Cumhuriyet İlanı.  “Türkiye Devletinin hükûmet şekli Cumhuriyettir” Büyük Millet Meclisi’nde gizli oyla  Cumhurbaşkanı seçimi ve Ankara Milletvekili Atatürk’ün oya katılan  158 milletvekilinin 158 oyuyla  Türkiye Cumhurbaşkanlığına seçilmesi. YAŞASIN CUMHURİYET YAŞASIN ATATÜRK EGEMENLİK KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETTİNDİR!

19 Mayıs Ruhunu Yaşa ve Yaşat

Düşünsenize size ülkenin geleceğini emanet etmiş kurucu bir lideriniz var. Gençler Atatürk’ümüz bize ülkenin geleceğini emanet etti. Biz bizi önemseyen değer veren kurucu liderin gençliğiyiz. 

Peki şu an ne durumdayız hiç düşündünüz mü şu an bizleri görmüyorlar, duymuyorlar, algılamıyorlar. Biz hiçbir yerde yokuz biz üniversitelerde dahi yokuz. Bizler susturuluyoruz, eziliyoruz, konuşturmuyorlar bile bizi. Hepimizi sindirmeye çalışıyorlar. Nerede ülkenin geleceği emanet edilen gençler?

Çok üzgünüm ama milletvekili seçilme yaşını 18’e indirmek biz gençliğe verilen değeri göstermek olmuyor. Bundan önce 25’di milletvekili seçilme yaşı Meclis’te kaç kişi 25 yaşındaydı?

Yani göstermelik ya da soyut adımlar istemiyoruz biz somut adımlar istiyoruz. Biz fazladan bir şey istemiyoruz sadece önümüze taş koyulmasın o bile yeter. En azından özgün eğitim ve özgür düşünce bizim hakkımız. Sizler bize Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün verdiği değerin birazını verseniz o bile yetecek, Siz Atatürk’ümüzün verdiği hakları elimizden almasanız o da yeter hatta siz bizim eğitimimizi ve düşüncemizi elimizden almaya çalışmasanız çok güzel şeyler olacak. 

Artık görün duyun anlayın bizi.

Biz gençler yeniliğe açık olduğumuz kadar kurucu değerlere de bağlıyız. O yüzden biz kazanacağız çünkü biz Milli mücadele ruhuyla varolup, Samsun'a çıkarak  bağımsızlık mücadelesine başlayanlarız. 19 Mayıs bir başkaldırının, bir kararlılığın bağımsızlığa giden mücadelenin Samsun'dan dünyaya haykırılışıdır. 19 Mayıs vatanı işgal edilmiş, ordusu dağıtılmış,  bir ülkenin boyun eğmeyeceğini, boynunun eğdirilemeyeceğini gösterdiği gündür.. Ulusal egemenlik için, Cumhuriyet için, demokrasimizin için, yaşanacak bir Türkiye için 19 Mayıs ruhunu yaşa ve yaşat.!! Ruhlarınız şad olsun Mustafa Kemal Atatürk’ümüz ve silah arkadaşları.

Söz Konusu Vatansa Gerisi Teferruattır

Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün öncülüğü ile demokrasiyi bu topraklara getiren Cumhuriyet Halk Partisi tekrar demokrasi dersi vermiştir. 

98 yıl önce Mustafa Kemal Atatürk’ümüz 22 Nisan 1920'de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışını bir genelge ile duyurmuştur ve 23 Nisan’da Meclis’i açarak egemenliği kayıtsız şartsız Millete vermiştir. 

Aradan 98 yıl geçmesine rağmen 22 Nisan  2018 tarihinde Atatürk’ümüzün kurduğu  kuran ve kurtaran partimiz yine milleti için Cumhuriyeti kurtarmak için özünden kendi bedeninden ve ikbalinden vazgeçmeyi başarmıştır.

Rakibi de seçime katılabilsin diye Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde 15 milletvekilimiz büyük fedakarlık yaparak

İYİ Parti'ye geçmiştir.

İşte öyle anlar vardır ki tarihi değiştirir zaferi getirir. 

Bu seçimin kilit noktası Cumhuriyet Halk Partisidir demiştik ve Cumhuriyet Halk Partisi üstüne düşeni fazlasıyla yapmaktadır. 

Partimiz ezberleri bozmuştur..

Partimiz demokrasiye yapılan tuzağı bozmuştur. 

Söz konusu vatansa gerisi teferruattır diyerek adımlar atmıştır. 

Çocuklar bugün sizin gününüzdür.

Sizler 23 Nisanları Cumhuriyet’in ilk yılları gibi kutlayın diye 

Sizler egemenliği kayıtsız şartsız elinizde tutun diye 

Sizlere bayram hediye eden liderin kurduğu parti sizler için tarihi sorumluluk almış ve taşın altına eline koymuştur. 

Cumhuriyet’in teminatı Cumhuriyet Halk Partisi’dir. 

İyi ki Cumhuriyet Halk Partisi 

İyi ki Cumhuriyet 

Hiç merak etmeyin Türkiye Cumhuriyet sonsuza dek payidar kalacaktır.

İşte şimdi daha yüksek sesle kutlu olsun 

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı! 

Sedanur Üstün

Dünya Kadınlar Günü

Evet sevgili kadınlar  8 Mart Dünya Kadınlar Günü indirimleri çok güzeldi değil mi? Çok güzel bir şekilde alışverişlerimizi yaptık değil mi? Bizleri sokmak istedikleri kalıplara aldıklarımız ile büründük değil mi?

Kadınlar Günü’nün amacı dışında çok güzel hareket ettik şu bir hafta on gündür. Hiç düşünmedik elleri nasır tutan emekçi kadınları çünkü o sıra alışveriş çantalarımızı taşımak ile meşguldük..

Hiç düşünmedik şiddetin izlerini kapatmak zorunda olan kadınları çünkü o sıra kapatıcımızın tonunu seçmekle bir türlü doğru tonu bulamadığımız için hayıflanmakla meşguldük..

Hiç düşünmedik çocuğuna ne yedireceğini düşünen anneyi çünkü o sıra Kadınlar Günü’ne özel tatlı hediyeli menülerden hangisini seçsek diye düşünmekle meşguldük..

Hiç düşünmedik erkek egemenliği ile ezilen eleştirilen kadınları çünkü o sıra kendi hemcinslerimizi eleştirmek ve aşağılamak ile meşguldük..

Sevgili kadınlar bugün emekçi kadınların günüdür. Kapitalizm, mağazaları indirim günlerine çevirmiş olabilir, pahalı hediyeler bekleme gününe çevirmiş olabilir ama bugün emeğin günüdür bugün birlik olmanın günüdür.. 

Burada sadece suçlama değil özeleştiri de yapıyorum. Maalesef hepimiz bu hatalara düştük düşüyoruz. 

Sevgili Kadınlar, Öncelikle bizim birbirimizi anlamamız gerekiyor. Birbirimizin elllerini tutma vaktimiz geldi de geçiyor..

Yani önce biz birbirimizi anlayalım. Önce biz bir diğerimizin derdini dert edinelim. Önce biz birlik olalım birlikte kahkahalar atalım. Önce biz Atatürk’ümüzün bizi dişi değil kişi olarak vurgulayan devrimlerine birlikte sahip çıkalım..

Beyler sizler de artık bugünlere gelmeniz de kadınların büyük ölçüde katkıları olduğunu unutmayınız. Onları anlayın, değer verin, saygı duyun, incitmeyin..

Atatürk’ümüz gibi kadınların derdini dert edinin onlar yükselsin diye çaba sarf edin..

Sevgili Kadınlar, siz ödüllendirin bugün kendinizi.. İster başarılarınızla ister direnişlerinizle isterseniz de bir çiçekle.. 

Beyler, siz de hediye alacağız diyorsanız bunlar pahalı hediyeler olmasın kendini değerli hissedeceği şekilde bir şeyler olsun..

Sevgili Kadınlar ve Beyler;

Şimdi isterseniz kutlayın bugünü isteriniz de anlayın..

Siz bilirsiniz..

#8MartDünyaKadınlarGünü

       Sedanur Üstün